İsrail’in Cenin’deki mülteci kampı ve hastaneyi kuşatması sürüyor
İsrail güçlerinin işgal altındaki Cenin kenti ve buradaki mülteci kampına 28 Ağustos Çarşamba günü başlattığı saldırılar genişlemeye devam ediyor.
Cenin şehri, kapalı dükkanları ve boş sokaklarıyla adeta bir “hayalet kasaba”yı andırıyor.
İsrail ordusuna ait bir zırhlı araç, üç gündür elektriği ve suyu olmayan Cenin mülteci kampının yakınındaki devlete ait İbn-i Sina hastanesinin önünde bekliyor. Hastane İsrail ordusu tarafından kuşatma altında ve giriş çıkışlar izleniyor.
İsrail askeri zırhlı araçları bölgeye girip çıkıyor.
İsrail askerleri, hastaneye yaklaşan sağlık ekiplerini ve hastaları araçtan inmeye zorluyor ve kimliklerini kontrol ettikten sonra geçmelerine izin veriyor.
Filistinli sağlık çalışanı Sami Hannun ise durumun zor olduğunu, askerlerin kampa giren ve çıkan ambulansları durdurduğunu, hem arabayı hem de kimlik belgelerini kontrol ettiğini söyledi.
Cenin mülteci kampındaki insanların su, yiyecek ve diğer ihtiyaçlar konusunda kendilerinden yardım istediklerini, ellerinden gelen her şeyi kendilerine sağlamaya çalıştıklarını söyleyen Hannun, şöyle konuştu: “Kamptaki insanlar zor durumda. elektrik ve su yok.”
Hannun, sağlık ekipleri olarak uluslararası hukuk tarafından korunmaları gerektiğini ancak bunun ihlal edildiğini vurguladı.
İsrail ordusunun baskını buradaki mülteci kampıyla sınırlı kalmadı, askerler şehrin doğu (Sharki) ilçesini de zırhlı araçlarla kuşattı.
Bölgeye yaklaşmaya çalışan gazeteciler, araçlarına ateş açıldığını bildirdi. Görgü tanıkları, İsrail inşaat makinelerinin bölgenin altyapısında ve Filistin mülklerinde ciddi tahribata yol açtığını söyledi.
İsrail, 28 Ağustos’ta kuzeydeki Cenin, Tulkerim ve Tubas şehirlerindeki mülteci kamplarına karşı “İkinci İntifada”nın yaşandığı 2002’den bu yana “Yaz Kampları” adı verilen en yoğun ve kapsamlı saldırısını başlattığını duyurdu. İşgal altındaki Batı Şeria’nın. İsrail ordusu önce Tubas şehirlerinden, ardından da Tülkerim’den çekildi.
İsrail’in saldırılarında şu ana kadar en az 19 Filistinli öldü, onlarca kişi yaralandı ve 45 kişi tutuklandı.