Güncel Haberler

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum’dan “şiddet olaylarına” ilişkin açıklama: “Devlet bu sorunun farkındadır ve çok hızlı bir şekilde önlem alınacaktır”

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Habertürk TV’nin canlı yayınında Fevzi Çakır ve Eren Eğilmez’in sorularını yanıtladı.

Uçum’un açıklamalarından dikkat çeken noktalar şöyle:
“Türkiye’nin gündeminde ne kadar siyaset, ekonomi, kültür olursa olsun hukuk her zaman baskın gündemlerden biridir. Bu dönemde de bunun böyle olması normaldir. Çarşamba günü Cumhurbaşkanımız iki konuya dikkat çekti. Meclis’te ilki suçu meslek haline getirenleri, suçu kazanç kaynağı haline getirenleri ilgilendiriyor. İkincisi ise sosyal medya ve yürütülen faaliyetlerin etkisiyle sokaktaki cezasızlık algısının çok daha görünür olması. Sosyal medyada Türkiye’nin iç süreçleri, insanların tepkisel eylemlerinin artması gibi pek çok konu Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından sorun olarak sunuluyor. Bugün bireysel suçlarla ilgili bu konunun bireysel suç olarak kalmadığına dair programlı ve sistematik bir çalışma yapılıyor. Bir anlamda yasa dışı pek çok iletişim sistemi oluşturulmuş, başta TikTok vb olmak üzere sosyal medya kanalları bu suçları organize etmekte, hatta iletişimini yapmaktadır. Bunun sonucunda suçu mesleği haline getirenler diye bir kategori oluşuyor. Elbette organize suç da geleneksel bir suç örgütü olmaktan çıktı; Bir bakıma sosyal medya üzerinden organize suça doğru bir eğilim var. “Suçları gelir kaynağı olarak görenlere yönelik soruşturma ve kovuşturmalarda alınacak tedbirler.”

“Masumiyet karinesi kötüye kullanılabilir”

“Hakkında 10’dan fazla hırsızlık ve dolandırıcılık davası bulunan kişiler, diğer davalarda ise bu davalar henüz sonuçlanmadığı ve kesin hüküm verilmediği için tutuksuz yargılanıyor. Yoksa bu kişiler suçu meslek olarak benimsemişler. Devam eden diğer davalar nedeniyle tutuklamalar uygulanmıyor mu? Tutuklama denilen bir tedbir mi uyguluyoruz? Suçu bir gelir kaynağı olarak gören kişiler için masumiyet karinesinin masumiyet karinesi ile hiçbir ilgisi yoktur, kullanılabilir, hukuk sistemi bunu öngörmektedir. Hukuk sistemi hakların kötüye kullanılmasını korumamaktadır. Bu nedenle tutukluluğun iyileştirilmesiyle masumiyet karinesinin kötüye kullanılmasının önüne geçilebilir. Bu Sayın Cumhurbaşkanımızın da vurgusuydu.”

Ekran görüntüsü 2024-10-10 202058

“DEVLET YAPTIRIM YETKİSİNİ ETKİNLEŞTİRİYOR”

“Toplum bundan şikayet ediyorsa, medya görüyorsa, bu sorunla ilgili endişe varsa yürütmenin, yargının ve parlamentonun görevi bu kaygıları ortadan kaldıracak tedbirleri almaktır. Adalet Bakanlığı bu sorun için uzun süredir çalışmaktadır. Uzun zamandır Hukuk Politikaları olarak hukuku geliştirmek için çalışıyoruz Bütün bunlar devletin tüm pozisyonlarından farklı Bir eğilim var ve boşluk yok Yaptırım ve ceza tekeli vatandaşlar tarafından yargı uygulaması yoluyla Devlete devrediliyor ve şiddetin toplumu rahatsız edecek boyutlara ulaşmasını önlüyor, bu yönde somut adımların çok kısa sürede atılacağını rahatlıkla söyleyebilirim.

“DEVLETİN EN ÖNEMLİ GÖREVİ ADALETİ SAĞLAMAKTIR”

“Cezaevlerinde aşırı kalabalıklık sorunu idarenin, yürütmenin ve Adalet Bakanlığının sorumluluğundadır. Ülkemizde hiçbir hakim sırf kalabalıklık sorunu var diye geri adım atmaz. İlgili kontrol ve denetimler yapılıyor. Bu nokta Bu bakış açısı yoktur ve olamaz. Savcılar ve hakimler sırf yoğunluk sorunu var diye esnek davranmıyorlar. Yetkileri dahilinde cezasızlık algısı için gerekli önlemleri alıyorlar. Bir devletin en önemli görevi güvenliği sağlamaktır. Yaşam, özgürlük duygusu ve cezasızlık algısı ve uygulaması, suçlular yeterli cezayı alsalar dahi, suç işlediği ortaya çıktığında 30 Mart 2020 tarihinden önce işlenen suçlar için de durumun böyle olduğunu kamuoyunun bilmesi gerekir. Pandemi dönemindeki özel dönem için 2 yıldan fazla ceza alan herkes. hapiste olmalı. 30 Mart 2020 tarihinden sonra yargılama süresi 1 yıla indirildi. Cezasızlık uygulaması çok daha karmaşık bir alandır. Bunun sosyal, psikolojik ve hukuki boyutu var. Adalet Bakanlığı’nın kolluk kuralları sürekli olarak işler durumdadır. Yanlış hatırlamıyorsam ertelenen 9. Yargı Paketi’nde bununla ilgili mevzuat vardı. Bu alanda da düzenlemeye yönelik adımlar atılıyor. 30 Mart 2020’den sonra cezasızlık uygulaması son derece asgari düzeydedir. Yatmadan gelip gidenlerin sayısı son derece azdır. Denetimli serbestliğe kim karar veriyor? İdam cezası verir. Aynı şey şartlı tahliye için de geçerli. İdareden aldıkları rapora göre veriyorlar. Bu uygulamaların nasıl amaca uygun hale getirilebileceği konusunda ileriye dönük bir çalışma yürütülmektedir. “Cumhurbaşkanımızın çizdiği perspektif ve Adalet Bakanlığı ve Hukuk Politikaları olarak vereceğimiz destekle ilerleme kaydedileceğini düşünüyorum”.

“UYGULAMA YÖNETMELİĞİNDEKİ EKSİKLİKLER GÜNDEMDEDİR”

“Sürekli kesin ceza talepleri oluyor. Ben de cezaevinde yattım. Oradan biliyorum. Özellikle kendilerini ‘kaderin kurbanı’ olarak tanımlayan suçlu kategorilerinde bu beklenti her zaman var. Af, TBMM’nin üçte iki çoğunluğuyla çıkaracağı yasaya bağlı. Yanlış hatırlamıyorsam Türkiye’deki son af 1967 yılına dayanıyor. Diğer uygulamalar ise uygulama düzenlemeleri pozisyonu. Bu, talebin ötesinde bir gündem olarak da değerlendirilebilecek, zararlı konuları genel sorunlardan ayırabilecek, sokak suçlarına karşı gerekli tedbirlerin alınmasıyla ilgili bir konu. uygulama eksikliklerini ortadan kaldırmak büyük ölçüde doğrudur’ gündemi. Sosyal medya üzerinden organize suçlara karşı önlem alınması son derece önemli. Tutuklama bir ihtiyati tedbirdir, dolayısıyla sırf başvurmamak için konuyu derinlemesine incelememelisiniz. Suçu meslek olarak görenler için devletin bu tedbiri alması lazım. Vatandaşlar devlete yaptırım ve cezalandırma yetkisini vermiştir. Devlet bu ihtiyaçları pozitif hukuk çerçevesinde karşılamak zorundadır. Bu durumdan herkesin rahatlaması gerekiyor. “Cumhurbaşkanımızın açıklaması son derece açıktır, bu konuda gerekli tedbirler hukuka uygun olarak alınacaktır.”

Önceki içerik Sonraki içerik

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu